TÜRK ASKERİ’NİN MEDYA İLE İMTİHANI

TÜRK ASKERİ’NİN MEDYA İLE İMTİHANI

Sgt. John 10.000 km öteden geliyor, görüntü vermiyor, vermek zorunda kalırsa bandana, balaklava, maske veya şalla yüzünü kapatıyor. Bunu en üst seviyede bir hassasiyet olarak ordu standardına dönüştürüyor.

Ama kısa bir süre sonra ülkesine geri dönüp sosyal hayata karışacak olan Mehmetçik gazetecilerin, televizyonların reyting hedeflerine kurban gidiyor.

Selfiler, toplu fotoğraflar, sürekli yapılan sosyal medya paylaşımları, hamasi şiir dinletileri…

Asker şiir okumaz, savaşır.

Tüm ana haber bültenlerinde teröristlerin korkulu rüyası kadın askerlerimizle yapılan röportajlar. İsimleri açık açık yazılıyor, buzlama yapılmayan resimleri videoları boy boy yayınlanıyor.

Spiker kendini yola atıp konvoyu durduruyor, ilginç olan o askeri araç da duruyor. Araç komutanı ile röportaj yapılıyor. Sonra spiker bu komutanın elbisesindeki peçi eliyle sökerek kameraya gösteriyor ve başlıyor hamasete.

Karşımızda kendini hiçbir kural, yasa ya da değer yargısına bağlı hissetmeyen, gözünü kırpmadan masumları öldüren, okul yakan, otobüs kundaklayan bebek katilleri olduğunu unuttuk, operasyona giden, operasyon yapan ya da dönenlere mikrofon uzatıyoruz, Onlar da güle oynaya konuşuyor.

Başlangıçta her şey gurur verici gibi gözükse de yapılan yanlışların farkında değiliz.

Bir; kendine verilen vazifeye odaklanması gereken bir savaşçının dikkati medyanın zımni şöhret vaadi ile dağıtılmamalıdır.

İki; bu askerlerin hepsini ifşa ettiğinizi fark etmeniz için daha ne yapmamız gerekir?

Üç; bir askerin elbisesindeki işaret veya peçi cart diye sökecek medeni cesaret nereden geliyor anlayabilmiş değilim?

Hiç kimse “ordu-millet elele” diye avutmasın kendini.

TSK hala Halkla İlişkiler fonksiyonunun farkında olmadan medyanın rüzgarına kaptırmış kendisini, gidiyor. Hatta bırakın halkla ilişkileri Bilgi Destek Harekatı dahi gazetecilerin inisiyatifine göre şekilleniyor diye düşünmeden edemiyor insan.

Üst düzey bir kaç komutan hariç hiç bir asker, polis görüntü vermemeli, kimliğini açık etmemelidir.

Son söz; toplayın artık gençlerin elinden akıllı telefonları.

Kışlada yemekhaneye dahi sokmayı yasakladığınız telefonlar bugün cephenin her yerinden dünyanın her yerine sinyal yayıyor.

Pişman olmadan tedbir alınmalı.

Yorum bırakın